Gün Zileli – Şimdi Söz Sizde, Hilmi Hacaloğlu, Skyturk360, 06.05.2013
1/4
Gün Zileli – Şimdi Söz Sizde, Hilmi Hacaloğlu, Skyturk360, 06.05.2013 – 1/4 from gün zileli on Vimeo.
2/4
Gün Zileli – Şimdi Söz Sizde, Hilmi Hacaloğlu, Skyturk360, 06.05.2013 – 2/4 from gün zileli on Vimeo.
3/4
Gün Zileli – Şimdi Söz Sizde, Hilmi Hacaloğlu, Skyturk360, 06.05.2013 – 3/4 from gün zileli on Vimeo.
4/4
Gün Zileli – Şimdi Söz Sizde, Hilmi Hacaloğlu, Skyturk360, 06.05.2013 – 4/4 from gün zileli on Vimeo.
Metne ilişkin düşüncen nedir?
Muhteşem!
0
Mantıklı.
0
Fena değil.
0
Emin değilim.
0
Mantıksız!
0
spiker zileliyi Berktay lastirmak icin cirpinmis:)
Gün Abi;
İyi ki videoyu koymuşsun yoksa programı ve program performansını sadece site içi yorumculardan okuyunca algı bozukluğu oluyor 🙂
Ya ben izleyememiştim. Bunlar çok iyi oldu. “Uyuşma”, yani algı kapılarının kapanması düşüncesi duruma tam uyuyor. Üstelik psikolojik-biyolojik köklerine rağmen içinde yer aldığımız durumda toplulukların durumunu yansıtıyor.
Peki bu uyuşmaya karşı bizim reaksiyonumuz yalnızca eleştiri mi olacak? Cevap hayırsa, belli ki, öncelikle çalışanların algısını Ensarioğulları’na değil, Mezopotamya Mevsimlik Tarım İşçileri Derneği’ne doğru çevirmemiz gerek. Yılmaz Erdoğan’a değil, Bave Teyar’a bakmamız gerek. Gerçi Suriye’deymiş galiba şu anda ama “en alttakiler”in ruh halini o yansıtıyor, Yılmaz Erdoğan değil.
Bu da zaten en başından beri yapmamız gereken şey, asıl görevimiz değil miydi? Çalışan sınıfı, proleterya’yı, kendi varlığına ve bölünme noktalarının gelip geçiciciliğine ikna etmemiz gerekiyordu. Her zamanki gibi yine geç kaldık…
güzel bir hamle idi yayımlamak haklı olarak zileli eleştirilere cevap vermek için yayımladığına göre kendisi performansını beğenmiş olmalı.dürüst olabilirsek bilmediğimiz bir şey öğrendikmi?izlediğimiz bütün yazılarında eleştirmedik insan bırakmayan zileli bumudur?eleştirdiklerinden farkı nedir?anarşizmle ne alakası var?neden bütün anarşistler düş yakamdan feryadı içinde?sorular çoğalabilir ama hakkını teslim etmek lazım geçte olsa hürriyet,aydınlık ve sol gazetelerde yazmayı hak edecek seviyede performas göstermedi değil.biraz daha canlı yayın pratiği geliştirirse tv lerde izlediğimiz sistemin efendilerinin daimi gedikli hizmetkarı yorumcuların karşısında farklı ses olabilir bir eksiği var muhakkak icat seviyesinde yeni cümle kurması lazım şimdiyedek kuramadı bunu yapabilmeside pratik hayatın toplumsal muhalefet mücadelesinin içinde olmakla mümkün olabileceğini bilmemesi imkansız bu eksiğinide giderebilirse dinlemeye değer yeni bir şey öğrenebileceğimiz özgürlükçü anarşist zileli beklentimiz gerçekleşebilir düşüncesindeyim
uyuşmanın karşıtı olarak toplumsal muhalefet devrimcilerin yapması gereken görevleri sıralarsak ki muhakkak politik ve demokratik görevler olarak kürt özgürlük hareketininde içinde öznesi olduğu HDK nın uyuştuğuna ilişkin hangi tesbitlerin olduğunu söylemek gerekmezmi?bunları söyleyemeden hatta toplumsal muhalefetin pratik mücadelesinin içinde ve kenarında olmadan uyuşukluk uyuşma ithamları belkide kendi gelecek beklentilerimizi itibarsızlaştırmak gibi durmadımı?bunuda kendine devrimci diyenlerin yapması kendi ayağımızı vurmaya benzemedimi?
Hatay’da patlama 40 ölüm. Umarım sayı artmaz. Barış, barış deniyordu alın size barış. Emperyalizm bu toprakları öyle kolay kolay rahat bırakmaz. Kimsenin silah bıraktığı falan yok sadece silahların namlusu yön değiştiriyor. PKKlı kadın militanları El Kaide’nin sakallı militanları yan yana. Hedef Suriye ve sonra İran.
bu kadar pkk fesatlanmasıda ancak türk tipi solun becerisi olabilirdi.türk solunun becermek isteyip beceremediklerini yaptığından pkk fesatlanmasını anladıkta şimdiki fesatlanma nedendir?utanmasa hataydaki patlamanın sorumlusu diyecek yıllardır efendilerin şeytani bütün kötülüklerin nedeni gösterilen pkk son hamleleriyle kazandığı itibar ve prestiji faşistler ve karşı devrimcilere itibarsızlaştıramayanlar için en iyi işlevi kendini solcu devrimci zannedenlere yaptırması ironi değilse çok zekice olmalıdır.beyaz aydınlık taktiği gibi duruyor bu konularda demir küçükaydının bloğunda enteresan yazılar öğretici olabilir
Türkiye solunda en büyük hastaliklardan biri , köprü yüzünden ayiya ayi diyememektir. Uyusma mi kalmis acik acik uzlasma bu, hemde uluslarasi boyutlarida olan. Barisiyorsan baris, ama zalimi ne akliyorsun… HDK nin bagimsiz bir akli varmidir, yoksa belirlenen politikayi onlara BDP, toplantilarinda dikte edip gidermi? demokrasi mucadeseinden bahsediyorlar bide, hadi ordan derler adama, Bu 1 mayis cok sey gösterdi cok…
Bunlar Esad in son cirpinislari…..:)
Bunlar Esad in son cirpinislari. Ufuk Uras
Ufuk Uras olmak icin Dsip in tarkani gibi olmak icin, Engin Erkiner olmak Teslim Töre olmak icin ne icmek gerekiyor….
Düzen medya si bile itidali elden birakmazken, otradoguda Kralliklar Suudi ler dururken, ortadogunun sürekli devrimini bir emperyalist mudahale ve savas esliginde ,Suriye den baslatma hevesi neden?…(hemde emperyalistlerin gundemine girmeden once tek yaprak kimildamazken, kitle hareketi adina) sahi misirda devrim olmustu degilmi. ah benim su jakoben kafam dunyayi kavriyamiyor.. Bari Cia ya yazilsalar , en azindan para mara alirlar, yaptiklari isin bir anlami olur. Böylesi bedavaya gidiyor. Bu soldaki, yenilenecegiz hezeyani icinde her türden egemenin politikasini onaylamak onunla uyusmak, uyum icinde olmak,, hastaligi nedir…Lider onder dedigimiz bir ton sol söhret ,neo con larin arkasina takilacak kadar beyin ve karakter ve ahlak yoksunu imis.Dönem degisiyor ama bu sol aydinda birsey degismiyor, hep bir güc odagi kibleye angaje olmak, SSCB ,CIN ARNAVUTLUK;ORDU .AB ,SOROS,KEMALIST ORDU Neo Libralizm Neo con….Bu sohret eski solculularin bu usak ruh halinin tahlilini Gün Zileli ye birakiyorum..Ittihatci gelenegin soldaki izlerini silmeye kalkisiyor yavan taklitci tanzimat aydin ligina düsüyor……..düsüncelerine tamamen katilmasamda Zileli ye saygim artiyor.En azindan kendi sandalyesinde oturuyor, kendi beyniyle düsünüp yaziyor. Kalemini esen rüzgarlara kaptirmiyor, bir yönüyle kolay, bir yönüyle cok zor bir is bu dönemde…. Bir eski Aydinlikci icin bunlari yazacagim hic gelmezdi aklima…Artik okudugum her makaleyi yaziyi yazari su süzgecten geciriyorum, bop cu mu, orducu mu, yoksa bagimsiz bir düsünsel ideolojik tutumu varmi. ücüncusunden olanlara rastlamak oyle zor ki. Populizm, kariyerizm, güce tapma, aktuel olanin disina düsmeme kaygisi, türkiye sol söhretlerinin(sadece Apo yu degil yani) ciplak krallar oldugunu seriyor gözler önüne…Bu sohretlerin teorik analiz kavrayis gücleri ve birikimlerimi diyeceksiniz, birakin bunlari, yeni kusaklar bunlara hiiic aldirmadan bilgi ve eyleme sarilsalar, cok daha kisa sürede, ileride olur ezilenlerin hareketi…
( bir iki ornek: oktay etiman , huseyin cevahir in kürt oldugu icin olduruldugunu mahir in ise sag yakalandigini anakronik moda tarih yazimina uyarak belirlemis, eski bir THKO sempatizani, yazili olarak bulunmayan ve bu cevreden bir kac kisiden baskasinin da bilmedigi bir anisina dayanarak, aslinda 12 Mart ta Thko nun , Huseyin Inan in hemen 2 nolu bildiri ile darbeye karsi ciktigini, hatirlayivermis, e boyle olunca günümüz Emep cileri 1 sifir one geciveriyorlar):)))
ufuk uras o twitinde esad’a eset deseydi en azından daha tutarlı olurdu 🙂
Türk solunun en büyük hastalıklarından biri de her şeyi abartmasıdır. Buralarda bir yerlerde bu duruma ilişkin bir yazı vardı.
Ahanda buldum:
http://www.gunzileli.com/2013/01/28/gercek-ve-abartma/
Gün Zileli, bu yazıya bugünlerde Kürt hareketinin AKP ile tamamen “uzlaşması”, bizi “satması” masalını da eklese iyi olurdu.
yusuf cemalin son yorumuna katılıyor ve bu yapılanın abartmadan öteye başka bir şey olabileceği endişesini taşıyorum.yusuf cemal eğer demir küçük aydının bloğunda demir le zileli polemiğini ve demirin zileliye milliyetçi eleştirisini okursa burda yapılanların bütünüyle beyaz aydınlık taktikleri olup cılızda olsa toplumsal muhalefet dinamiklerini bilerek sol devrimci cenahtan itibarsızlaştırma işlevi görüldüğünü anlayacaktır.bu itibarsızlaştırmanın ırkçı,milliyetçi,ulusçu,devletçi kesimlerce yapılmasının zorluğunu düşünürsek yapılanın ne şeytani sinsi bir iş olduğunu anlarız.özgürlükçünün epeydir yırtınıp çöp kuyusunun en dibindeki kızıl elma aydınlığının kuyunun dibinden zilelinin ayaklarına sarılıp kendi yanlarına çekme girişimine karşı zileliyi defalarca uyarmam boşuna değildi
Demir Küçükaydın’ın yazılarını okuyorum. Hatta bu sitede yazılarının linklerini vermişliğim vardır. Onda gördüğüm problem, temelde şu “nesnel olarak bilmemne” formülünü overdose kullanması. Tamam, niyetler katmanlıdır ve bir çok insan tam aksini iddia etse de “nesnel olarak” tam tersine çalışabilir. Ama bu durum, anlaşılabilir olmalıdır ve iddia sahibince temizce ispat edilebilir ve açıklanabilir olmalıdır.
Yani birine milliyetçi dendiğinde, adam inatla mesela “devrimci yenilgicilik” formülünü savunuyorsa, o kişiye milliyetçi derken bunu Demir Küçükaydın’ın tarzında nınının nınısının nınısında gördüğü simgeler ve işaretlerle anlatılmaması gerekir. Pratikte nasıl çalıştığını, mekanizmasını anlatması gerekir. Aksi takdirde, milliyetçi eksenden uzaklaşmış bir Yalçın Küçük’ten ne farkı kalır? O da alakasız simgeler sırf kafasında yanyana geldiği için anlam çıkarmaya çalışmıyor muydu? O da modern UFO gözlemciliğinin Türkiye solundaki iz düşümü değil miydi? Görmek isteyen her yerde, UFOları da, Sabetaycıları da, milliyetçileri de görebilir. Zor değil. Zor olan, toplumsal ve psikolojik mekanizmaları ortaya sermektir. Sanırım doğru olan da bu aynı zamanda. Demir Küçükaydın ise bu konuda çok başarılı değil zannımca.
http://www.aydinlikgazete.com/yazarlar/dogu-perincek/21455-deniz-gezmis-yakalaninca-nicin-ilkonce-dogu-perincek-ile-gorustu.html
http://ip.org.tr/lib/pages/detay.asp?goster=haberdetay&idhaber=5311