Türkiye’nin polis devleti görüntüleri (bir yandan basılmamış kitap imhası; bir yandan Kürtlerin gösteri haklarının saldırıya uğraması), TBMM’in “ikinci Kore” çıkartması yönünde aldığı “tezkere” kararını bir anlamda örtbas etti. Oysa aslında bu ikisi arasında doğrudan bir bağlantı vardır. Bir ülke emperyalist işbirlikçiliğinde ne kadar ilerlerse polis devleti olma yönünde de o kadar ilerler.
Şimdi Türkiye NATO’nun emrinde, aynı Kore’de olduğu gibi bir başka ülkeye karşı askeri müdahalede bulunabilecek. Kore savaşında olduğu gibi.
Benim bu kısa yazıda esasen üzerinde durmak istediğim CHP’nin tutumudur. CHP milletvekilleri bir takım “çekincelerle” Tezkere’ye onay vermişler. Açık ve net söyleyeyim. Bu olay, AKP’ye alternatif olarak düşünülen CHP’nin intiharıdır. Artık CHP bitmiştir. Polisin Ahmet Şık’ın kitabını imha ettiği 24 Mart 2011 günü, CHP de kendi kendini imha etmiştir. CHP de AKP gibi kapitalist-emperyalist bolukun sadık bir müttefiki ve askerliğin kısaltılması vb. gibi çıkışlarının salt bir seçim taktiğinden ibaret olduğunu bu eylemiyle açıkça kanıtlamıştır.
Her olumsuz olay bazı olumlu sonuçlar da verir. CHP’nin kendini imha etmesi, bütün parlamenter beklentilerin de imhası anlamına geliyor.
Türkiye’yi sadece ve sadece anti-kapitalist bir toplumsal devrimin paklayacağı açık seçik ortaya çıkmış bulunuyor artık. Kitapların imha edilmeyeceğini, hiçbir düşünceye yasak konmayacağını, özgürlüğün mutlaklığını ilan eden; her türlü kapitalist-emperyalist ittifakla ve müdahaleyle bağlarını net bir şekilde kopartmış, sadece ve sadece sömürüyü, tahakkümü, ezmeyi ve ezilmeyi, ulusal sınırları imha eden, orduyu ve polis gücünü ilga eden muazzam bir toplumsal devrim.
TBMM’nin “İkinci Kore” yönünde aldığı kararla birlikte Türkiye coğrafyasının önünde yepyeni bir yol açıldı. Yolumuz açık olsun.
Gün Zileli
24 Mart 2011
CHP milletvekillerinin verdiği oylar için yapılacak bir şey yok, artık çok geç. Meydanlarda protestocu bir kaç cesur genç coplanır, dayak yer, hepsi bu.
Ahmet Şık’ın basılmayan kitabı için bilgisayar ortamında (blog sitelerinde-facebook’da vb.) elektronik imza kampanyaları açılıp, toplanan onbinlerce imza yetkili makamlara gönderilebilir. Keşke birileri bunu akıl edip, kampanyalar başlatsa.
AHMET ŞIK İMZA KAMPANYASI:
Biraz önce gelen habere göre polis yayınevindeki bilgisayarlara el koyuyormuş. Çok büyük rezillik
Bu konuda facebook da başlamış kampanya linkini veriyorum:
https://www.facebook.com/event.php?eid=199006836786739
2000 civarı imza toplanmış ve her dakika çığ gibi artmaktadır.
Son 20 yilda birçok falili meçhul veya anlamsiz olarak üstlenilen cinayetlerin müellifi Dev-Sol orgütünün Bedri Yagan/Dursun Karatas çatismasi ekseninde, Hanefi Avci ve Dogan Holdingci Mavioglu çevresinde dönen derin devlet iliskileri açiga çikmaya basladigi için ajan provokatör sol telasa düstü. Solun büyük bir kismi ergenekonun kontrolündedir, zaten kontrol disi olanlar ya öldürüldü, ya da sürgüne yollandi, simdi ajan provokatör solun hesap verme zamanai, ajanlar teker teker ifsa edilecek, çünkü onlari vaktiyle angaje edenler simdi demokratik kurumlarca kontrol edilmeye baslandi.
İmamın ordusu buraya da “yorumcu” kimlikli neferler göndermiş. 🙂
Sayin Basbakanimiz imamlik yapmamaktadir Ana muhalefet lideri sayin Kiliçdaroglu ise dedelik yapmaktadir. “Imamin Ordusu” kitabi ergenekonun faaliyetlerinden biridir, yakinda hepsi açiga çikacak, o kitabi da iddianamenin eklerinden okursunuz.
Sayın neferim, öyleyse sizin çocuklara rica etseniz de “Dedenin Ordusu” diye kitap yazsalar… Bence bu işin altından medyadaki gazeteci görünümlü polis muhbirleri ve ajanları pekala kalkabilir.
Türkiye’de büyük sıkıntı yaratan İMAMIN ORDULARI kitabı,henüz taslak halindeyken imha edildi..Türkiye ve Dünya ayağa kalktı..
Oysa taslak halinde yasaklanan ilk kitap bu değildi,2006 yılında piyasaya çıkması beklenen ÇELİK ÇEKİRDEK isimli kitap’da baskı aşamasında yasaklandı..Ama Türkiye bu olayı ciddiye almadı..
Çünki,;Vatansever sayılmak için sol görüşlü olmak zorunluydu,sol görüşlü olmayanların vatansever sayılmayacağı gibi,yazdıkları kitaplarada itibar etmemek gerekiyordu..
Bu önyargılı yaklaşım neticesinde 5 yıl öncesinden sinyalleri verilen MEGA-FAŞİZM kendisini İmamın Orduları kitabını imha ederek gösterdi..
Anayasamızdaki bu konuyla ilgili maddeler hiç kimsenin umurunda olmadı..
Abdullah Çatlı, ‘Çelik Çekirdek’ üyesiydi
Susurluk kazasında hayatını kaybeden Abdullah Çatlı’nın, kızı Gökçem Çatlı babasının hayatını anlatan bir film çekmek için senaryo çalışmaları yaptığını söyleyerek, babasının bulunduğu grubun ismini ilk kez açıkladı. Gökçem Çatlı’nın ikinci kitabının ismini alan grubun adı ‘Çelik Çekirdek’. idi..
http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=131324
Yasaklanan bu kitabın kahramanı toplumun bir bölümü tarafından benimsenmeyen bir kişi olabilir;..Ancak bizi ilgilendirmesi gereken bu kişinin ilişkileridir…Ne zaman Hizmet ettiği odaklara karşı çıkmaya başladığıdır..ve kimler yanındaydı ?…kimler karşısındaydı ?…hayat devam ediyor,çatlı ile ilişkisi olanlar siyaset sahnesinde yer tutmaya devam ediyor..
Bu kitabın neden yasaklandığını düşünmek zorundayız..hatta çok geç kaldık..
Bu kitabın tamamını burada yazmamız mümkün değil.Ancak içeriğinin ne olduğunu bahis konusu yapabiliriz..
Nato kapsamamında çalışan ve Türk siyasetine ısrarla damgasını vuran ÖZEL HARP DAİRESİ,Turgut Özal’ın Irak niyetleriyle beraber bir bölünme yaşamaya başladı,
Bu kurum içinde,mafyavari faaliyetleriyle tanınan kişiler dahi yeni bir yapılanma içine girmeyi düşünmeye başladılar.Hedefte Amerika vardı..Hedefte Amerika’ya hizmet etmemek vardı..Ancak..Amerika’nında gelişmelerden haberi vardı..
Amerika bu yeni yapılanmayı yok etmesi için MEHMET AĞAR’ı görevlendirdi..Mehmet Ağar gücü yettiğince bu yapılanmaya mani olmaya çalıştı..ilk kurban ÇATLI oldu,
Düşmanın temizliğe ÇATLI’dan başlaması,Özel Harp Dairesi içindeki çatlağı daha fazla büyüttü..
Yasaklanan bu kitapta;..Çelik Çekirdek örgütünü kuran 7 ünlü kişinin belki isimleri,belki makamları açıklanacaktı..Bu 7 kişiyi Amerika’ya ispiyon edecek kişiden bahsedilecekti..Biz bu kişiyle AKP hükümeti kurulduktan sonra tanışacaktık..
Henüz o meşhur sözünü söylememiş olacaktı
(kasaptaki ete soğan doğramam)
hahahaha… İmam cemaat ilişkileri böyledir işte.
28 Subat’ta çok iyi tanidik onlari, Türk medyasindaki solcucanlar.
Bugün İmamın ordusunun muhafaza ve müdafaa ettiği istibdad rejimi, 28 Şubat dönemine bin kere rahmet okutur. Basılmadan imha edilen kitaplar, gazetecilik faaliyetinden dolayı sorgusuz sualsiz hapse atılan gazeteciler, medya gruplarını yandaş sermayeye peşkeş çekmeler, AKP karşıtı yazarların teker teker kaleminin kırılması… Örnekleri saymakla bitmez. Bugünkü istibdadın en ayırt edici noktalarından biri ise, polis istihbaratının gazetelere yerleştirdiği “halkla ilişkiler birimleri”, şey pardon, gazeteciler… Savcıların, polislerin, istihbarat birimlerinin, yani devletin baskı aygıtlarının hoparlörleri…
Biz bu imamın ordusunu da, onun etki alanına girmiş çıkar çevrelerini de, 12 Mart’ın, 12 Eylül’ün ve bilumum sağ iktidarların devr-i saltanatında çok gördük… “Paşam, bu sofrada enginar değil Müjde Ar eksik” diyen, 1982 anayasasına evet oyu verme çağrısı yapan liberal yazarlar mı ararsınız, paşaların telefonunu alır almaz evinden neredeyse pijamasıyla çıkan ve ara rejim hükümetinin ekonomiden sorumlu başbakan yardımcısı olan “sivil tonton”lar mı ararsınız, 12 Eylül’e selam çakan vaizler mi…
“İktidarca körleştirilmek iki türde olur; ya iktidara göz dikilir ya da iktidarla çatışılır” [Miguel Benasayag]
Ertugrul bana yazi yaz. Cetin bana emir ver. Oku, oku Radikal oku. Pasa bana bal ver. Al sana bal. Bak postaci geliyor. ATAM IZINDEYIZ. Sol, sol uygun adim sol, sol, sol…
https://www.facebook.com/pages/Yay%C4%B1n-Kolektifi/130976230308124
bu facedeki yayın kolektifi sayfası
https://www.facebook.com/event.php?eid=199006836786739
bu ise imza kampanyası sayfası
Gün Zileli yine ustasi Perinçek’ten ögrendigi yöntemlerle saçma tarihsel benzetmeler yapmakta. Libya ile ilgili tezkerenin Kore olayi ile uzaktan yakindan bir benzerligi yoktur. Ama maksat baska, Kora more diyerek yine Ak Parti/ Demokrat Parti benzetmeleri yaparak 27 Mayis benzeri bir darbenin psikolojik savas hazirligini yapmakta. Zaten daha önce de 27 Mayis’a bir halk devrimi deme pervasizligini göstermisti. Zileli, Zileli madem bu benzetmeleri yapiyorsun biz de seni 27 Mayisçi Türkes’e benzetelim de maskeler asagi düsün.
anakronist, sen bin yıl gerinin söylemiyle saldırıyorsun ama ‘darbelerin’ ıska geçiyor haberin olsun, Türkeş babanız sizi sevgiyle anıyor olmalı atılın kurtlarrrrrr savulun üç hilalli bayraklarınızın gölgesindeeee heyy heyyyyyy
Kara karga bin yil gerinin söylemiyle neyi kastediyorsun acaba? Gerici/ilerici paradigmasi mi Batman yöresinden?
senin zamanın buralar değil, şimdi-burası değil demek istedim.
Gotham cityle bir ilgisi yok, akıl yürüt biraz kanka. Daha nickinin anlamını bilmiyorsun uzay yöresindemi yaşıyorsun nedir? Kargalar hep birlikte koro kahkaha atıyoruz sana, bilirsin bilirmisin? bizler çoook uzun ömürlüyüzdür. bir karakargayı nasıl olur sadece Batman’a habsedersin? Kaldırımda yürürken dikkatli olasın, bizler pike yapmayı severiz, bir anakronist görünce başına alçaktan bir uçuş yapar seyirtiriz. Bizim selamımız böyledir işte yoldaş… aman haa yolundan şaş-ma. Kılavuzluk yapmayız torun türkeşlere
sılav lı tera qujikareş..
karakarga sana şey sorucam qujikareş dergisini naslı edineceğiz, bir malumatın var mı?
qijikareş olacaktı değil..:))
DOĞMAYAN KİTABI, YAKAN CÂNİLER !!!
***************************************
Bu kitap yakmalar, yakacak sizi,
Doğmayan kitabı, yakan caniler ! *
Çıktığınız in’e, tıkacak sizi,
Tarihe tersinden, bakan câniler !
*
Bağdat kitaplığı, dünyada tekti !
Ömer’ler Cengiz’ler, cânice yaktı ! **
Yaktırıp külleri, Dicle’ye döktü !
Doğu’yu zûlmete, sokan câniler !
*
Bu yüzden belimiz, kırıktır hâlâ !
Doğrulmaz bir türlü, gelmez iflâha !
Sizlerle işimiz, bitmedi daha !
Conileri yurda, sokan câniler !
*
Dökerken denize, Deniz Gezmiş’ler !
Saldırdı MHP, faşist dinciler ! ***
Hepsi iktidara, getirildiler !
Bu yüzden “Başbakan”, “Bakan” câniler !
*
Paraya tapınan, bezirgân güruh !
12 Eylül’de, hortlayan mekruh !
Takiyeci özü, dünyaca sârih !
Dinci palavralar, sıkan câniler !
*
Ergenekon, Balyoz-malyoz bahane !
En büyük suçlular, sizlersiniz be !
Asıl sorununuz, aydınlar ile !
Türlü bahneyle, tıkan câniler !!!
*
Oynadı Libya’ya, yine oyunu !
Yaptılar toplumu, Konya koyunu !
Emperyalist çapulcular piyonu !
Topyekûn ihanet, kokan câniler !!!
* * *
OZAN DAVRAN
28 Mart 2011
—————–,
*) http://www.odatv.com/n.php?n=biz-o-kitabi-basmaya-haziriz-2503111200
http://www.odatv.com/n.php?n=yayinlarsaniz-kapiniza-fbi-gelir-2703111200
**) “TARİHTE YAKILAN EN BÜYÜK KÜTÜPHANELER !”, Tarih Avcısı.
***) http://fasizmekarsibirlesikcephe.blogspot.com/2010/12/6-filoyu-kble-bilip-neden-namaz-kldnz.html
http://bizikimsusturabilir.blogcu.com/devrimciler-6-filoyu-protesto-ederken-sagcilar-ne-yapiyordu/2191777