Yurt dışındaki Türkiyeli demokratlardan akademisyenlerle dayanışma çağrısı
Yurt dışındaki Türkiyeli demokratlardan
akademisyenlerle dayanışma çağrısı
Yurdumuzda halen Recep Tayyip Erdoğan diktasının provoke ettiği bir savaş
hali sürüyor.
Bizler, ülkemizin demokratikleşmesi ve barışa kavuşması mücadelesini her
daim destekleyen yurt dışındaki Türkiyeli demokratlar olarak, Barış İçin
Akademisyenler İnisiyatifi’nin 11 Ocak 2016 tarihli Barış ve Müzakere
Çağrısı’nı* yürekten paylaşıyoruz.
Yaşam hakkının yanındayız.
Eşitlik ve barışın yanındayız.
Düşünce ve ifade özgürlüğünün engellenmesini reddediyoruz.
Ama’sız, eğer’siz: ‘Bu suça ortak olmayacağız!’
Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi’nin yanındayız.
Barış ve müzakere çağrısını imzalayanlara karşı başlatılan tüm baskı
uygulamalarını şiddetle protesto ediyor, tüm uluslararası demokrasi
güçlerini Türkiye’nin direnen akademisyen, gazeteci, yazar ve sanatçılarıyla
dayanışmaya çağırıyoruz. 18 Ocak 2016
İlk imzacılar:
Atilla KESKİN (Almanya),
Bogos MOURADYAN (Belçika),
Davut KAKİZ (Belçika),
Derwich FERHO (Belçika),
Doğan AKHANLI (Almanya),
Doğan ÖZGÜDEN (Belçika),
Ergün SÖNMEZ (İsviçre),
Erol ÖZKORAY (İsveç),
Haçik DEMİRCİ (Belçika),
Hasan OĞUZ (Almanya),
Hovsep HAYRENİ (Belçika),
İnci TUĞSAVUL (Belçika),
İsmail KIZIL DOĞAN (Belçika),
Kemal UZUN (Almanya),
Kemal YALÇIN, (Almanya),
Koray DÜZGÖREN (İngiltere),
Leman STEHN (Almanya),
Medeni FERHO (Belçika),
Mehmet BAYRAK (Almanya),
Memo ŞAHİN (Almanya),
Nadia UYGUN (ABD),
Nahro BETH-KINNE (Belçika),
Nazım ALFATLI (Belçika),
Ragıp ZARAKOLU (İsveç),
Rüstem AYRAL (ABD),
Sami GÜREL (Almanya),
Serpil İNANÇ (İsveç),
Sevim ÜNAL (Belçika),
Şakir BİLGİN (Almanya),
Yusuf Kemal TENGİRŞENK (France),
Zeynep GÖRGÜ (Belçika)
Yeni imza katılımları halen bulunulan ülke de belirtilerek aşağıdaki adrese gönderilebilir:
editor@info-turk.be
*Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi’nin Bildirisi
Bu ülkenin akademisyen ve araştırmacıları olarak bu suça ortak olmayacağız!
Türkiye Cumhuriyeti; vatandaşlarını Sur’da, Silvan’da, Nusaybin’de, Cizre’de, Silopi’de ve daha pek çok yerde haftalarca süren sokağa çıkma yasakları altında fiilen açlığa ve susuzluğa mahkûm etmekte, yerleşim yerlerine ancak bir savaşta kullanılacak ağır silahlarla saldırarak, yaşam hakkı, özgürlük ve güvenlik hakkı, işkence ve kötü muamele yasağı başta olmak üzere anayasa ve taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ile koruma altına alınmış olan hemen tüm hak ve özgürlükleri ihlal etmektedir.
Bu kasıtlı ve planlı kıyım Türkiye’nin kendi hukukunun ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası antlaşmaların, uluslararası teamül hukukunun ve uluslararası hukukun emredici kurallarının da ağır bir ihlali niteliğindedir.
Devletin başta Kürt halkı olmak üzere tüm bölge halklarına karşı gerçekleştirdiği katliam ve uyguladığı bilinçli sürgün politikasından derhal vazgeçmesini, sokağa çıkma yasaklarının kaldırılmasını, gerçekleşen insan hakları ihlallerinin sorumlularının tespit edilerek cezalandırılmasını, yasağın uygulandığı yerde yaşayan vatandaşların uğradığı maddi ve manevi zararların tespit edilerek tazmin edilmesini, bu amaçla ulusal ve uluslararası bağımsız gözlemcilerin yıkım bölgelerinde giriş, gözlem ve raporlama yapmasına izin verilmesini talep ediyoruz.
Müzakere koşullarının hazırlanmasını ve kalıcı bir barış için çözüm yollarının kurulmasını, hükümetin Kürt siyasi iradesinin taleplerini içeren bir yol haritasını oluşturmasını talep ediyoruz. Müzakere görüşmelerinde toplumun geniş kesimlerinden bağımsız gözlemcilerin bulunmasını talep ediyor ve bu gözlemciler arasında gönüllü olarak yer almak istediğimizi beyan ediyoruz. Siyasi iktidarın muhalefeti bastırmaya yönelik tüm yaptırımlarına karşı çıkıyoruz.
Devletin vatandaşlarına uyguladığı şiddete hemen şimdi son vermesini talep ediyor, bu ülkenin akademisyen ve araştırmacıları olarak sessiz kalıp bu katliamın suç ortağı olmayacağımızı beyan ediyor, bu talebimiz yerine gelene kadar siyasi partiler, meclis ve uluslararası kamuoyu nezdinde temaslarımızı durmaksızın sürdüreceğimizi taahhüt ediyoruz.